ABD’de Dördüncü Çeyrek Bilanço Dönemi ve Trump’ın Yeni Dönemi
Amerika Birleşik Devletleri’nde dördüncü çeyrek bilanço dönemi devam ederken, Donald Trump’ın 20 Ocak’ta 47. ABD Başkanı olarak göreve başlamasıyla birlikte, geniş bir yelpazede önemli kararlar alması bekleniyor. Bu kararlar arasında vergi düzenlemeleri ve gümrük vergileri de yer alıyor. Singapur’dan Rae Wee, New York’tan Lewis Krauskopf, Londra’dan Alun John, Karin Strohecker ve Amanda Cooper, gelecek hafta küresel piyasalarda takip edilmesi gereken önemli konuları derlediler.
TRUMP 20 OCAK’TA KOLTUKTA
Yatırımcılar, Trump’ın Pazartesi günü ABD başkanlığındaki ikinci dönemine başlamasını heyecanla bekliyor. Görevdeki ilk gününde birçok başkanlık kararnamesi imzalamaya kararlı olan Trump, bazı spekülasyonlara göre, yemin töreninin hemen ardından, hatta tören geçidinden önce adımlar atabilir. Ancak, ABD piyasalarının Pazartesi günü Martin Luther King Jr. Günü nedeniyle kapalı olması, yatırımcıların bu gelişmelere tam olarak tepki vermesinin Salı gününe kadar mümkün olmayacağı anlamına geliyor. Gümrük vergileriyle ilgili olası bir hamle, para birimlerini ve büyük küresel üreticilerin hisselerini etkileyebilir.
Trump’ın önerdiği vergi indirimleri ve gümrük vergilerinin, enflasyonist etkiler yaratması ve ülke içindeki ekonomik büyümeyi desteklemesi bekleniyor. Bu durum, uzun vadeli tahvil getirilerinin yükselmesine neden oldu. Ancak, ABD’nin kamu borcunun GSYH’ye oranı %100’e yaklaşırken, eski ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri, tahvil piyasalarında potansiyel riskler olup olmadığını sorguluyor.
ŞİRKETLERİN Q4 BİLANÇOLARI
Amerika’daki şirket kârlarının güçlü bir artış göstereceğine ve hisseleri destekleyeceğine inanan yatırımcıların beklentileri önümüzdeki hafta netleşecek. ABD’li şirketlerin büyük bir kısmı, önümüzdeki hafta 2024’ün son çeyreğine ait bilançolarını açıklayacak ve bu yıl hakkında önemli ipuçları sunacak. Gelecek hafta, Netflix (NFLX.O), Johnson & Johnson (JNJ.N), Procter & Gamble (PG.N) ve American Express (AXP.N) gibi büyük firmalar dördüncü çeyrek bilançolarını açıklayacak. Büyük bankalar, 15 Ocak’ta bilançolarını açıklamaya başlarken, ABD’nin en büyük bankalarının kârları, aracılık işlemlerinin artması ve hisse senedi piyasalarındaki güçlü seyrin desteğiyle yükseldi. LSEG IBES’in 15 Ocak verilerine göre, S&P 500 şirketlerinin dördüncü çeyrek kârlarının, geçen yılın aynı dönemine göre %10.4 artması bekleniyor.
SAVAŞ, BARIŞ VE DAVOS
Trump’ın Ukrayna ve Ortadoğu’daki savaşların gidişatını belirlemesi bekleniyor. Gazze’de 15 aydır süren savaşın sona ermesi için İsrail ve Hamas arasında imzalanan ateşkes anlaşmasının Pazar günü yürürlüğe girmesi öngörülüyor. Bu durum, bölgedeki ülkelerdeki tahvil ve hisse senedi piyasalarını desteklerken petrol fiyatlarını da etkileyebilir. Üçüncü yılına giren Ukrayna’daki savaşta barışın sağlanması Trump’ın vadettiği gibi görevinin ilk gününde gerçekleşmeyebilir, ancak piyasalar barış sağlanmasının bölge üzerindeki olası etkilerini şimdiden düşünmeye başladı.
Trump’ın Pazartesi günü Davos’ta buluşacak lider ve CEO’lara telefonla seslenmesi bekleniyor. Katılımcılar arasında Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodymyr Zelenskiy ve İsrailli yetkililer de bulunacak. Zirve öncesi yapılan anketlere göre, 2025 yılına dair en büyük risk savaş olarak öne çıkıyor.
ENERJİDE ÇİFTE SORUN
Avrupalı yetkililerin başına tam da istemedikleri bir sorun geliyor: Borçlanma ve enerji maliyetlerindeki artış. Petrol vadeli kontratları, Batılı ülkelerin Rus ham petrolüne yönelik daha fazla yaptırımlar getireceği endişeleriyle sadece bu ay %10 yükseldi. Kış aylarının ortasında doğal gaz fiyatları da artış gösterdi. Avrupa için bir başka endişe verici durum ise euronun, dolar karşısında 14 aylık en düşük seviyesine inmesiyle paritenin neredeyse 1 dolara yaklaşması. Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgal etmeye başlamasından bu yana ABD, Avrupa’ya en çok sıvılaştırılmış doğalgaz satan ülke konumuna geldi ve ham petrol için de önemli bir kaynak haline geldi. Dolayısıyla, eurodaki zayıflığın enerji maliyetlerini artırması bekleniyor. Aralık ayı euro bölgesi nihai enflasyon verilerinde henüz etkili olmasa da gelecekte istenmeyen sürprizlere yol açabileceği düşünülüyor.
ARTIŞ OLACAK MI OLMAYACAK MI?
Japonya Merkez Bankası (BOJ) gelecek hafta bu yılın ilk politika toplantısını gerçekleştirecek. Altı ayın en düşük seviyelerine inen yen için faizlerin artırılması, güçlenen dolar karşısında geçici bir çözüm sunabilir. Merkez bankası yetkilileri de piyasaya bu yönde mesajlar veriyor. Banka başkanı Kazuo Ueda ve banka yetkilisi Ryozo Himino, faiz artırma kararının BOJ’nin 23-24 Ocak tarihindeki toplantısında görüşüleceğini belirtmişti. Toplantının, ABD başkanı seçilen Donald Trump’ın yemin töreninden birkaç gün sonra gerçekleşmesi, BOJ yetkililerine, Trump’ın politikalarının mali piyasalarda nasıl bir etki yaratabileceğini değerlendirmeleri için zaman tanıyacak. BOJ yetkililerinin açıklamalarının ardından Ocak ayında faiz artırımı beklentilerini artıran işlemciler, vadeli işlemlere göre bankanın %70 olasılıkla 25 baz puan faiz artışı yapacağını öngörüyor.
