Tekstil ve Hazır Giyim Sektöründe Borç Sorunu Büyüyor
Tekstil ve hazır giyim sektörü, daralan ihracat pazarları ve Türkiye’de uygulanan kur politikaları nedeniyle zor günler geçiriyor. Artan işçilik maliyetleri başta olmak üzere birçok harcama kalemi, üreticileri sıkıntıya sokarken, sektördeki krediler de hızla artış gösteriyor. Son iki yılda takibe düşen kredilerdeki artış oranı ise yüzde 100’ün üzerinde gerçekleşti. Pandemi döneminde zirveye ulaşan ihracat, global resesyonla birlikte dalgalı bir süreç içine girdi. Bu durum, çarklarını borçla döndüren tekstil ve hazır giyim üreticisinin toplam kredi miktarını son beş yılda 130.8 milyar TL’den, yüksek faiz politikalarına rağmen 505 milyar TL’nin üzerine çıkardı.
Bu süreçte kredilerini geri ödemekte zorlanan sektörde, batık borçlar da ciddi şekilde arttı. Son dört yılda takipteki kredi oranı yüzde 157, son beş yılda ise yüzde 102 oranında artış gösterdi. Toplam nakdi kredi oranları ise yüzde 286’ya kadar yükseldi. Ocak 2024 itibarıyla tekstil ve ürünleri sektörü, 384.9 milyar TL’lik toplam nakdi kredi borcu ve 5.8 milyar TL takipteki borçla yola çıktı. Ancak, Kasım 2024’te takipteki kredi miktarı 10.8 milyar TL’ye ulaşarak durumu daha da kötüleştirdi.
Yatırımlar ve Krediler Geri Dönmedi
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Ramazan Kaya, sektördeki borçluluk durumunun uzun süredir devam ettiğine dikkat çekti. 2022 yılında son 20 yılın en yüksek ihracatı gerçekleştirildiğini, ancak 2023’te yaşanan ekonomik yavaşlama ile birlikte kredilerin de azaldığını belirtti. Kaya, sektördeki durumu şu şekilde özetledi: “Bina, teknoloji ve Ar-Ge yatırımları nedeniyle firmalar kredi çekti. Ancak, 2023’ün ikinci yarısında başlayan yavaşlama ile birlikte bu krediler zamanında geri ödenemedi. Yatırımların karşılığını alamadığımız gibi kârsızlık sorunu da yaşanıyor. Para kazanamadığımız için firmalar ilk olarak piyasa kredilerine yöneldi, bu yeterli olmayınca bankalardan kredi almak zorunda kaldılar. İşçilik giderleri ise oldukça yüksek.”
Hazır Giyim Sektöründe Düşüş Yaşanıyor
Son açıklanan verilere göre, 2023’te 19.2 milyar dolar ihracat gerçekleştiren hazır giyim sektörü, 2024’te yüzde 6.9’luk bir düşüşle 17.9 milyar dolarlık ihracatla kapandı. Tekstil sektöründe ise 2023’te 9.5 milyar dolar olan ihracat, küçük bir kayıpla 9.4 milyar dolara geriledi. İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz, tekstil sektörünün dünya pazarındaki payını artırdığını, konkordato süreçlerinin piyasa üzerinde domino etkisi yarattığını ifade etti. Öksüz, 2024’ün sektör için en zor dönem olduğunu, 2025’te ise biraz toparlanma beklediklerini de vurguladı.
Maliyetler ve İhtiyaç Duyulan Yatırımlar
İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı (İTHİB) Ahmet Öksüz, pandemi döneminde talep patlaması yaşandığını ve bu dönemde birçok şirketin yatırımlar yaptığını aktardı. “Bu süreçte makine yatırımları oldukça arttı, bu yatırımların büyük bir kısmı da kredi ile finanse ediliyor. Bu faktörlerin etkisi göz ardı edilemez. Sektör, yeterli kâr edemediği için neredeyse sadece maliyetleri karşılayabiliyor; kâr üretmeniz gerekiyor ki bu kredileri ödeyebilesiniz,” diyen Öksüz, sektördeki ihtiyaç duyulan yatırımların borçluluğu artırdığını belirtti.