1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. ABD Ekonomisinde Gelişmeler ve Fed’in Para Politikası Üzerine Değerlendirmeler

ABD Ekonomisinde Gelişmeler ve Fed’in Para Politikası Üzerine Değerlendirmeler

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

ABD Ekonomisinde Son Gelişmeler ve Fed’in Para Politikası

ABD’de açıklanan makroekonomik veriler, ülke ekonomisinin gücünü koruduğunu ve istikrarlı bir büyüme sergilediğini gösteriyor. Bununla birlikte, ABD Başkanı Donald Trump’ın uygulamayı planladığı tarifelerin enflasyonist baskıları artırabileceği endişeleri, Fed’in para politikasını gevşetme hızını olumsuz etkileyebilecek önemli riskler arasında yer alıyor. Uzmanlar, Fed’in faiz indirimleri için uzun bir süre bekleyebileceğini ve hatta faiz artırımlarının bile gündeme gelebileceğini öngörüyor.

ING Uluslararası Başekonomisti James Knightley, Fed’in 100 baz puanlık faiz indiriminin ardından daha fazla gevşeme yapabilmesi için ekonomik zayıflık ve daha düşük enflasyon rakamlarına ihtiyaç duyduğunu vurguladı. Knightley, ABD Başkanı Trump’ın düşük vergi ve hafif düzenleme politikalarının büyüme için olumlu sonuçlar doğurabileceğini, ancak göçmen politikaları ve ticaret tarifelerinin fiyatlar üzerinde yukarı yönlü riskler oluşturabileceğini belirtti. Bu durum, Fed’in bir sonraki faiz indirimi için uzunca bir süre beklemesi gerektiğini gösteriyor.

Knightley, ekonominin iyi bir performans sergilediğini ve enflasyonun beklenenden daha dirençli çıktığını ifade etti. “Dolayısıyla genel görüş, 2025 yılına kadar politika faizinin daha önce işaret edildiği kadar agresif bir şekilde düşürülmesine gerek olmadığı yönünde,” dedi. Ayrıca, Fed’in aslında belirttiğinden daha şahin bir tutum sergileyebileceğini vurguladı. Knightley, “Hükümetin olası politika değişikliklerinin tahminlere dahil edilmemesi, geleneksel bir durumdur. Ancak Trump’ın yeniden başkan seçilmesi, Fed Başkanı Powell’ı bazı Fed üyelerinin potansiyel politika değişikliklerini projeksiyonlarına önceden dahil etme ihtiyacını kabul etmeye zorlayabilir,” değerlendirmesinde bulundu.

Knightley, Trump’ın büyüme beklentilerini artırmak için düşük vergilendirme ortamını ve hafif düzenlemeleri güvence altına almak, aynı zamanda ABD’nin üretim rekabet gücünü artırmak ve ekonomik faaliyetleri yeniden ülkeye çekmek için gümrük vergileri uygulamak istediğini belirtti.

Piyasalara Etkisi

Trump’ın hedeflediği gümrük vergileri ve göçmen politikaları, enflasyondaki riskleri artırma potansiyeline sahip. Enflasyonda görülebilecek baskılar, Fed’in faiz artırımlarını gündeme getirebilir. Uzmanlar, Trump’ın politikalarına rağmen Fed’in faiz artırabileceği konusunda uyarılarda bulundu. Bu durum, altın ve doların değerlerinde dalgalanmalara neden oldu. Fed’in faiz artırabileceği ihtimali, dolar endeksini harekete geçirebilir ve bu durum altın fiyatları üzerinde baskı oluşturabilir. Sonuç olarak, altın fiyatları aşağı yönlü bir hareket sergileyebilirken, kripto paralar tarafında yukarı yönlü hareketlenmeler gözlemlenebilir. Güçlü bir dolar, kripto paralarda rekor seviyelerin görülmesine yol açabilir.

Göç Kontrollerinin Enflasyon Üzerindeki Etkisi

Aynı zamanda, ticaret korumacılığının yakın vadede fiyat artışlarına neden olabileceğini belirten Knightley, göç kontrollerinin tarım ve inşaat sektörlerinde iş gücü sıkıntılarına yol açabileceğini ve bu durumun enflasyon baskılarını artırabileceğini ifade etti. Knightley, “Sonuç olarak, Fed yetkililerinin faiz oranlarını daha fazla düşürmeyi haklı çıkarmak için iş yaratmada belirgin bir yavaşlama ve daha soğuk enflasyon baskıları görmeleri gerekecek. Bu, 29 Ocak’ta para politikasında bir değişiklik olmayacağının kesin olduğu anlamına geliyor ve mart ayında faiz indirimi de pek olası görünmüyor,” diye konuştu.

Tahvil faizlerindeki yükseliş, hem tüketici hem de kurumsal borçlanma maliyetlerini ciddi şekilde artırırken, doların da güçlenmesine neden olduğunu belirten Knightley, bu etkenlerin faiz indirimlerine karşı koyduğunu ifade etti. Berenberg Kıdemli Ekonomisti Dr. Felix Schmidt de Fed’in güçlü bir ABD ekonomisi, istikrarlı bir iş gücü piyasası ve hala çok yüksek olan çekirdek enflasyonla karşı karşıya olduğunu belirtti. Ayrıca, ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’a geri dönmesi ve mali politikaları gevşetme, kapsamlı tarifeler uygulama ve göç politikasını kısıtlama planlarının uygulanması durumunda bunun enflasyona yol açabileceğini vurguladı. Schmidt, sonuç olarak Fed’in faiz oranlarını daha fazla düşürmesi için bir alan görünmediğini ve aşırı durumlarda bu yıl bir faiz artışının bile söz konusu olabileceğini ifade etti.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir