1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Trump’ın Çin Politikası ve Piyasalara Etkisi

Trump’ın Çin Politikası ve Piyasalara Etkisi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

ABD’nin başkanlık koltuğuna oturan Donald Trump’ın, Çin’e yönelik ılımlı yaklaşımı ve müzakereye açık olduğunu belirtmesi, daha önce belirttiği tarifelerin uluslararası ticaret üzerindeki belirsizliklerini bir nebze olsun hafifletti. Trump, video konferans yöntemiyle katıldığı Davos’ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu’nda (WEF), jeopolitik risklerin giderilmesine yönelik mesajlar vererek, petrol fiyatlarının ve faiz oranlarının düşürülmesi gerektiğini ifade etti. Bu durum, piyasalardaki risk algısının bir miktar azalmasına katkı sağladı.

Ancak, Trump’ın Çin’e karşı sergilediği ılımlı tutum, ABD’nin Kanada, Meksika ve Avrupa Birliği (AB) gibi ticaret partnerlerine yönelik tehditleriyle çelişiyor. Bu tehditler, ticaret savaşlarının tetiklenebileceği ve ABD’de enflasyonist baskıların artabileceği yönünde endişeleri beraberinde getiriyor. Özellikle, Trump’ın ekonomi ve ticaret politikalarının, enflasyonla mücadelede önemli ilerleme kaydeden Federal Rezerv (Fed) ile çelişebileceği yönündeki kaygılar devam ediyor.

Önümüzdeki günlerde, Fed’in açıklayacağı para politikası kararları yatırımcıların ilgisini çekerken, piyasalardaki fiyatlamalarda Fed’in yılın ilk yarısında faiz indirimi yapacağına dair tahminler güçlü bir şekilde sürüyor. Analistler, Fed’in bu ay faizi sabit tutacağına kesin gözüyle bakılırken, haziran ayında yüzde 96 ihtimalle politika faizini 25 baz puan indireceği öngörülüyor. Ayrıca, Fed Başkanı Jerome Powell’ın yapacağı açıklamalar, piyasalarda oynaklığı artırabilir.

Makroekonomik Gelişmeler

ABD’de Michigan Üniversitesi tarafından ölçülen tüketici güven endeksi, ocak ayında aşağı yönlü revize edilerek 71,1 seviyesine geriledi. Tüketici güveni, işsizlik ve olası tarifelerin enflasyon üzerindeki etkilerine ilişkin endişelerle altı ayın ardından ilk kez düşüş kaydetti. Kısa vadeli enflasyon beklentisi, ocakta yüzde 2,8’den 3,3’e çıkarak Mayıs 2024’ten bu yana en yüksek seviyesini gördü. Uzun vadeli enflasyon beklentisi de yüzde 3’ten 3,2’ye yükseldi.

Ülkede imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ocakta aylık 0,7 puan artarak 50,1 ile piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti. Ancak hizmet sektörü PMI, aynı dönemde 4 puan azalışla 52,8’e inerek piyasa beklentilerinin altında kaldı. İlk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı, 18 Ocak ile biten haftada 223 bine yükselerek piyasa beklentilerini aştı.

Bu gelişmeler ışığında, geçen hafta yüzde 4,53 seviyesine kadar gerileyen ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi, yüzde 4,62 seviyesinde dengelendi. Altının ons fiyatı haftalık bazda yüzde 2,64 artışla 2 bin 772 dolara yükselirken, dolar endeksi yüzde 1,79 düşüşle 109,7 seviyesine geriledi. Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 2,91 azalarak 77,5 dolara indi.

Avrupa’da Faiz Kararına Bekleyiş

Avrupa borsalarında geçen hafta karışık bir seyir gözlemlenirken, yatırımcılar gelecek hafta açıklanacak Avrupa Merkez Bankası (ECB) faiz kararına odaklandı. Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) 55. Yıllık Toplantıları da sona erdi. İsviçre’nin Davos kasabasında “Akıllı Çağda İşbirliği” temasıyla düzenlenen zirveye 220 oturum ve 3 bin katılımcı damgasını vurdu. Yaklaşık 60 devlet başkanı ve başbakanın katıldığı zirvede, pek çok önemli konu ele alındı.

ECB Başkanı Christine Lagarde, burada yaptığı açıklamalarda Avrupa Birliği (AB) ve ABD’nin ticari sorunlarını müzakere ederek ilişkileri güvenli bir çerçeveye oturtması gerektiğini vurguladı. Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, küresel enflasyonla mücadele sürecinin henüz bitmediğine dikkat çekti. WEF Başkanı Borge Brende ise kapanış konuşmasında, siyasi ve makroekonomik belirsizliklerin giderek arttığını ifade etti.

Avro Bölgesi’nin ocak ayına ilişkin PMI verilerine göre, bileşik PMI 50,2’ye yükselerek son 5 ayın en yüksek seviyesini gördü. Bu dönemde, imalat sanayi PMI da 46,1’e çıkarak son 8 ayın en üst seviyesine ulaştı. Gelecek hafta, Almanya’da Ekonomi Araştırma Enstitüsü (Ifo) İş Ortamı Güven Endeksi, ECB’nin faiz kararı ve diğer önemli makroekonomik veriler takip edilecek.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir