Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar’dan Önemli Açıklamalar
Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar, bankacılık sektörünün Türkiye ekonomisinin sürdürülebilir büyümesine katkıda bulunduğunu vurgulayarak, “2025 yılı itibarıyla makro dengelerin daha sağlıklı bir hale geleceğini öngörüyoruz. Bu süreçte bankaların performansında reel bir iyileşme bekliyoruz.” şeklinde konuştu.
Çakar, “Bankacılık Söyleşileri” çerçevesinde yaptığı açıklamalarda, Türkiye’de enflasyonla mücadele için hayata geçirilen ekonomi programlarının, para ve mali politikaların güçlü bir şekilde entegre edilmesiyle sonuç vermeye başladığını belirtti. Bu programların yarattığı olumlu sonuçlar arasında şunlar yer alıyor:
- Enflasyon beklentilerinde iyileşme
- Finansal istikrarın güçlenmesi
- Ekonomik güven endeksinde artış
- Büyümede normalleşme
- İç ve dış talebin dengeli katkısı
- Rezerv görünümünde iyileşme
- Rating artışları ve risk priminde düşüş
Çakar, sıkı para politikaları ve mali disiplinin, fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda etkili bir şekilde uygulandığını ifade etti.
İç Talebin Yavaşlaması ve İhracatın Artan Rolü
Çakar, iç talebin yavaşlayarak ekonomide büyüme dinamiklerinde yapısal değişiklikler beklediklerini belirtti. İhracatın, gelecekte büyüme kompozisyonunda daha belirleyici bir rol üstleneceğini vurguladı. Özellikle tarım, enerji, imalat ve sanayi gibi stratejik sektörlerin öneminin artacağına dikkat çekti. Bu alanlara yapılan teşvikler ve yatırımların, sürdürülebilir büyümeyi destekleyeceğini ifade etti.
Türkiye’nin güçlü ekonomik performansı sayesinde yabancı yatırımcıların ilgisinin arttığını belirten Çakar, bankacılık sektörünün yurt dışından finansmana erişim konusundaki başarısını da vurguladı. 2024 yılındaki olumlu gelişmelerle birlikte, gelecek aylarda enflasyon beklentilerinde de önemli iyileşmeler yaşanacağını öngördü.
Banka Bilanço ve Kredi Yapısı
Bankaların bilançosunda TL’nin payının arttığını ve dolarizasyonda ciddi bir gerileme görüldüğünü belirten Çakar, “Bu süreçte bankacılık sektörü önemli bir performans gösterdi ve programın etkinliğine katkıda bulundu.” dedi. 2024 yılında uygulanan para politikasını destekleyici makro ihtiyati önlemler ve likidite yönetimi tedbirlerinin kullanıldığını ifade etti.
Çakar, kredi büyümesinin yönlendirilmesinin özellikle imalat sanayisine, üretime, yatırıma ve istihdama katkı sağlayan sektörlere odaklanacağını kaydetti. Sektörün 2024 yılında da dengeli ve sağlıklı bir bilanço yapısını sürdüreceğini vurguladı. Bankacılık sektörünün toplam aktiflerinin milli gelire oranının yüzde 76 seviyesine ulaştığını belirtti. Aktiflerin yüzde 62’sinin, kaynakların ise yüzde 60’ının TL cinsinden gerçekleştiğini ifade etti.
Kredi Kalitesi ve Karşılık Politikası
Çakar, sektörün kredi kalitesinin yüksek olduğunu ve tahsili gecikmiş alacak oranının yüzde 1,9 olarak gerçekleştiğini belirtti. Son dönemde bireysel kredilerde sınırlı bir artış olsa da, aktif kalitesinin yönetimi açısından önemli bir risk bulunmadığını vurguladı.
2025 Yılı Beklentileri ve Yeşil Finansman
Çakar, 2025 yılında daha sağlıklı ve sürdürülebilir büyümeye doğru ilerleyeceklerini belirtti. “Bankacılıkta bilanço ve temel kalemlerdeki artış beklentimiz yüzde 30 civarında.” dedi. Ayrıca, sektörde yeşil finansmana ayrılan kredi oranının artırılması gerektiğini ifade etti. Yeşil dönüşümün teşvik edilmesi için “yeşil varlık oranı” hesaplaması uygulamasının önemine dikkat çekti.
Dijitalleşmenin, sektör stratejilerinin merkezinde yer alacağını vurgulayan Çakar, yapay zeka destekli çözümler ve blok zincir tabanlı yenilikçi finansman araçlarının müşteri deneyimini geliştireceğini belirtti. “Ülkemizin önündeki fırsatların farkındayız ve ekonomimiz büyüdükçe bankalarımız da güçlenmeye devam edecek.” şeklinde konuştu.