Otomotiv Sektöründe Elektrikli Araç Dönüşümü
Son yıllarda dünyada en hızlı teknolojik dönüşümün yaşandığı alanlardan biri otomotiv sektörü olarak öne çıkıyor. Elektrikli araçlara geçiş süreci hız kazanırken, bu araçların gereksinim duyduğu altyapı yatırımları da artış gösteriyor. Şarj istasyonları sektörü, elektrikli araçların enerji ihtiyaçlarını karşılamak için yoğun bir çaba içerisinde. Türkiye’de bu alanda önemli bir rol üstlenen Astor Enerji‘nin elektrikli araç şarj istasyonu iştiraki Astor Şarj, ülke genelinde 200 yüksek hızlı şarj istasyonuna ulaşarak dikkat çekici bir başarı elde etti.
Elektrikli Araç Satışlarındaki İvme
Astor Şarj İş Geliştirme Müdürü Gökhan Eraslan, 2024 yılı itibarıyla elektrikli araç satışlarının bir önceki yıla göre neredeyse iki kat arttığını bildirdi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun raporuna göre, kasım ayı sonu itibarıyla Türkiye’de 167 bin elektrikli araç bulunmakta. Yıl sonunda bu sayının 175-180 bin seviyelerine ulaşması bekleniyor. Elektrikli araç sayısındaki bu artış, sektörün geleceği açısından son derece önemli bir gelişme.
Şarj İhtiyacının Önemi
Eraslan, elektrikli araçların yaygınlaşması önündeki en büyük engellerden birinin yeterli şarj noktası sayısı olduğunu vurguladı. “Türkiye genelinde 597 araca aynı anda hizmet verebilir durumdayız. Diğer oyuncularla kıyaslandığında, şu anda ülkemizde yeterli sayıda elektrikli araç şarj istasyonu bulunduğunu söyleyebilirim,” dedi. Avrupa’nın ortalamalarına göre, araç başına en fazla DC soketin düştüğü ülkenin Türkiye olduğunu belirtti. Bu durum, Türk halkının şarj istasyonlarını bir tehdit olarak görmekten ziyade, elektrikli araç satın alırken daha rahat bir karar vermelerine olanak tanıyor.
Deneyim ve Alışkanlıkların Rolü
Eraslan, elektrikli araçların geleneksel araçlardan farklılıklarına dikkat çekerek, “Müşteriler test sürüşü yaptıklarında, elektrikli araç kullanma deneyimlerini yaşadıklarında, bu araçlara geçiş ihtimalleri artıyor. Ancak bazı ön yargılar, elektrikli araç satışlarının önündeki en büyük engellerden biri,” dedi. İnsanlar, elektrikli araçları deneyimledikçe bu ön yargıların kırılacağını ve satışların sürekli olarak artacağını öngörüyor.
Hızlı Şarj İstasyonlarının Önemi
Araçların batarya teknolojilerindeki gelişmelerin büyük bir öneme sahip olduğunu belirten Eraslan, “Şarj alabilme kapasiteleri, elektrikli araçların kullanılabilirliğinde kritik bir rol oynuyor. Türkiye genelinde 597 soketimizin yüzde 75’ini DC olarak konumlandırdık, bu oldukça değerli bir durum,” dedi. Müşterilerin yüzde 20 şarjdan yüzde 80 şarja 25 dakikada ulaşabilmesi, yolculuk konforunu artırıyor. “En önemli özelliğimiz, ortalama soket güçlerimizin rakiplerimize göre çok daha yüksek olması. Hedefimiz, şehirler arası yolculuk yapan müşterilerimizin şarj süresini kahve molası gibi görmelerini sağlamak,” şeklinde konuştu.
Gelecek Vizyonu
Eraslan, “Şarj hızınız ne kadar fazlaysa, araçlarınız ne kadar hızlı şarj olabiliyorsa menzil problemi o kadar azalır,” ifadesini kullandı. Şu an için 300 kilovatlık şarj üniteleri kullandıklarını ve gelecekte bu sayıyı artırmayı planladıklarını belirtti. 2030 yılında Türkiye’de 1 milyon 300 bin elektrikli aracın olmasının öngörüldüğünü, bu araçların şarj edilebilmesi için gerekli altyapının oluşturulmasının şart olduğunu vurguladı. Ayrıca, gelecek yıl Türkiye’de her 200 kilometrede bir şarj istasyonu erişimi sağlamayı hedeflediklerini ifade etti. 2025 yılına kadar hizmet verdikleri il sayısını 49’dan 81’e çıkarmayı amaçladıklarını belirtti. “2025 bizim için büyüme yılı olacak ve yatırımlarımızın artarak devam etmesini bekliyoruz,” dedi.