İş Dünyası Söyleşileri: Fuat Tosyalı’nın Değerlendirmeleri
Tosyalı, “İş Dünyası Söyleşileri” kapsamında yaptığı açıklamalarda, 2024 yılının dünya genelinde dönüşüm sürecinin devam ettiği, jeopolitik gerginliklerin yaşandığı ve tedarik zincirlerinde zaman zaman sorunların ortaya çıktığı bir yıl olacağını vurguladı. Bu değişken koşulların, sadece bölgeyi değil, Avrupa ekonomisini de doğrudan etkilediğini ve dünya ekonomisine ciddi yansımaları olacağını belirtti. Tosyalı, “Ticaret yollarında yaşanan sorunlar, ham madde ve emtia fiyatlarını olumsuz etkiliyor. En büyük pazarımız olan Avrupa ekonomisi büyümekte zorlanırken, Çin’in üretim fazlası ürünlerini dünya pazarlarına sunması, birçok ülkenin ekonomilerini zora soktu. Türkiye’de ise enflasyonu düşürmek amacıyla uygulanan sıkı para politikası, ekonomik aktivitenin yavaşlamasına sebep oldu. Büyüme, dünya genelinde birçok bölgede istenilen seviyelerde gerçekleşmiyor. Ayrıca, ABD’de Trump’ın yeniden seçilmesi gibi faktörler de gündeme geldi. Bu durum, siyasi boyutunun ötesinde ekonomik etkiler de yaratabilir. Yeniden ticaret savaşları başlarsa, bu durum ülkemizi de etkileyebilir.” şeklinde konuştu.
Demir-çelik sektöründeki sorunların büyük ölçüde Çin kaynaklı olduğunu ifade eden Tosyalı, “Çin ekonomisinde inşaat ve altyapı sektöründe yaşanan sorunlar, demir-çelik sektörünü zorlarken, bu durum dünya genelinde dolaylı etkiler yaratıyor. Çünkü Çin, hem en büyük demir-çelik üreticisi hem de en büyük tüketicisidir. İç talepteki zayıflık nedeniyle Çinli üreticilerin dampingli çelik ihracatı giderek artıyor. Bu durum, özellikle Avrupa’daki ülkeleri tehdit ediyor.” dedi.
“Her yıl 1,5-2 milyar dolar yatırım yapıyoruz”
Tosyalı, her yıl 1,5-2 milyar dolarlık yatırım planladıklarını, sürdürülebilirlik odaklı ve dünyanın önde gelen yeşil çelik üreticilerinden biri olmayı hedefleyen yatırımlar yaptıklarını belirtti. Tosyalı Demir Çelik İskenderun Tesisinde geçen yıl üretime başladıklarını hatırlatan Tosyalı, bu tesisin Türkiye’deki nitelikli yeşil çelik üretimi için öncü bir adım olduğunu ifade etti.
Bununla birlikte, Tosyalı Toyo tesislerinde 325 bin tonluk teneke üretim kapasitesini iki katına çıkararak 650 bin ton seviyesine ulaşmak için başlattıkları yatırımların tamamlandığını belirten Tosyalı, sözlerine şu şekilde devam etti:
- “Bu kapsamda yeni ‘Tin Free Steel’ (krom kaplı teneke) üretimi de dahil olmak üzere birçok yatırımımız tamamlandı. Yaklaşık 200 milyon dolar tutarındaki ilave kapasite artışını bu yılın sonunda devreye alacağız.”
- “Tosyalı Toyo’nun yüksek teknoloji ile üretilen ambalaj çeliği kapasitesini artırmaya yönelik bu yatırım, Türkiye’de ve dünyada sağlıklı, pratik ve hijyenik ambalajlı gıda talebini karşılarken, daha önce ithal edilmek zorunda kalan birçok ürünü iç pazara sunarak ithalatı azaltacak.”
Tosyalı, Cezayir’in en büyük sanayi tesislerinden biri olan Tosyalı Algerie tesislerinde geçen yıl en yüksek teknolojiye sahip yeni DRI tesisinin yapımına başladıklarını belirtti. Bu yatırımın slab üretim tesisinin mayıs itibarıyla faaliyete geçtiğini anımsatan Tosyalı, “İkinci DRI tesisimiz, hem doğal gaz hem de küçük bir modifikasyonla yüzde 100 hidrojenle çalışabilme özelliğine sahip. Bu, dünyada ticari üretime başlayan ilk tesis olma özelliği taşıyor.” dedi.
Tosyalı Algerie, bu yatırımlar çerçevesinde ilk kez yassı çelik kategorisinde nihai ürünlerini dünya pazarına sunmaya başladığını belirtti. “Bu yatırımlarla Tosyalı Algerie, aynı tesiste 5 milyon tonun üzerinde DRI üretim kapasitesine ulaşarak, Avrupa ve Kuzey Afrika’yı kapsayan Akdeniz havzasındaki en büyük DRI üretim kapasitesine sahip oldu.” şeklinde konuştu.
Ekonomi yönetiminin enflasyonu kademeli olarak düşürürken ekonomik aktivitenin de çok fazla yavaşlamamasına önem verdiğini vurgulayan Tosyalı, şunları söyledi:
“Ancak uygulanan sıkı para politikası, 2024’te potansiyel büyüme oranımız olan yüzde 4’lerin altında bir büyüme gerçekleşmesine neden oldu. Enflasyon, yıl başında belirlenen hedefi aştı. Uygulanan politika, daha dengeli ve büyümeyi göz ardı etmeyen bir yaklaşımdır. Bu nedenle, enflasyon, faiz ve büyüme ile ilgili öngörülerde zaman zaman revizyonlar yapılması gerekti. Merkez Bankası’ndan faiz indirimi beklense de sıkı duruşun devam edeceği anlaşılıyor.”
- Orta Vadeli Program’da, Türkiye ekonomisinin 2025’te yüzde 4 büyüme gerçekleştirmesi öngörülüyor.
- Uluslararası kurumlar ise, kurumsal değişikliklerle birlikte ortalama yüzde 3 civarında bir büyüme öngörüyorlar.
Tosyalı, 2025’in, 2024’ün devamı gibi bir dengelenme yılı olacağını, özellikle enflasyondaki düşüşe bağlı olarak faizlerde daha kalıcı bir düşüş olursa, yılın ikinci yarısında ekonomik aktivitenin daha canlı olacağını öngördüğünü belirtti.
Tosyalı, yurt içindeki ve yurt dışındaki değişken koşullara rağmen kararlı bir şekilde üretimi artırmak için yıl boyunca çok çalıştıklarını, bu yıl sadece yurt içinde yaklaşık 6 milyon ton üretim gerçekleştirdiklerini ve 3 kıtada 50’ye yakın tesise sahip olduklarını ifade etti.
“Yıllık 15 milyon ton sıvı çelik üretim kapasitesine sahibiz”
Tosyalı, yıllık toplam 15 milyon ton sıvı çelik üretim kapasitesine sahip olduklarını belirtirken, “Türkiye’nin yanı sıra Cezayir, Libya, Angola, Senegal ve İspanya’da da global yatırımlarımız mevcut. 2024’ü küresel olarak toplam 7 milyar dolar ciro ve yaklaşık 2 milyar dolar ihracat ile kapatmayı öngörüyoruz.” şeklinde konuştu.
Tosyalı, 2025’teki önceliklerinin sürdürülebilirlik, verimlilik ve ölçek ekonomisi olacağını ifade ederek, “Sürdürülebilirlik, bizim ana gündem maddemiz. Bunun için AR-GE, inovasyon, etkin süreç yönetimi, yenilenebilir enerji kaynakları ve yapay zeka temelli ileri teknoloji yatırımları yaparak, karbon salımını çok düşük seviyelere çekecek yeşil çelik üretimine odaklanacağız.” dedi.
2025 yılında çoğunluğunu sürdürülebilirlik odaklı yeşil çelik yatırımları oluşturacak şekilde devam edeceklerini belirten Tosyalı, “Libya Bingazi’de, toplam 8,1 milyon ton kapasiteli dünyanın en büyük DRI tesislerini kurmak üzere United Steel Company for Iron and Steel Industry (SULB) ile yeni bir anlaşma imzaladık. Üç fazdan oluşacak olan entegre demir-çelik tesisinin ilk fazı olan 2,7 milyon ton kapasiteli kısım için yatırımlara hemen başlayacağız.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Angola’da, Angola Cumhuriyeti’ne ait petrol şirketi Sonangol ile gerçekleştirecekleri ortaklık ile mevcut demir cevheri yatırımına ilave olarak entegre bir demir-çelik tesisi kurmak için işbirliğine gittiklerini açıkladı. AR-GE’ye, ileri teknolojiye, döngüsel üretime, güneş ve hidrojen gibi temiz enerji kaynaklarına yatırımlarının aralıksız süreceğini bildiren Tosyalı, tüm tesislerinde yaptıkları yatırımlarla hayata geçirdikleri güneş enerjisi santralleri (GES) projesiyle 235 megavat kurulu güce ulaşarak dünyanın en büyük çatı üstü GES’ine sahip şirket konumuna geldiklerini hatırlattı.
GES yatırımlarını 2025’te daha da artıracaklarını belirten Tosyalı, sözlerini şöyle tamamladı:
“Yakın zamanda toplamda ilave 1200 MW kurulu gücü hedeflediğimiz GES yatırımlarına başladık. 8 farklı ildeki GES yatırımlarımız, önümüzdeki yıl sırayla devreye girmeye başlayacak. Böylece Tosyalı olarak öz tüketimimizin yüzde 50’sini GES’ten sağlayacağız. Bu da bizi enerji kullanımında daha güçlü ve bağımsız hale getirecek. Hidrojen uyumlu DRI tesislerimiz dışında üretimde hidrojen kullanımına yönelik farklı teknolojilere yönelik araştırma ve geliştirme çalışmalarımız devam ediyor. Tosyalı olarak, değişken küresel koşullara rağmen 2025’te kapasitelerimizi daha verimli kullanarak ölçeğimizi daha da büyüteceğiz ve işimizin sürdürülebilirliğini sağlam temellere oturtacağız. 2025’te küresel olarak 3 milyar dolar civarında bir ihracat gerçekleştirmeyi, ciromuzu da 9 milyar doların üzerine çıkarmayı hedefliyoruz.”