Küresel Piyasaların Durumu
Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) alacağı kararlarla birlikte yeni ABD yönetiminin etkileri hakkında belirsizlikler sürerken, önemli ekonomilerden gelen durgunluk sinyalleri de piyasaları etkiliyor. Fed’in istediği şekilde bir yavaşlamanın olmaması, tarifelerin yol açabileceği ek fiyat artışlarının enflasyonla mücadelede olumsuz etkiler yaratabileceği düşüncesini doğuruyor. Bu belirsizlikler, yatırımcıların risk algısını artırarak piyasalardaki dalgalanmalara neden oluyor. Özellikle tahvil ve hisse senedi fiyatlamalarında bu durumun etkileri görülürken, dolara olan talep de artış gösteriyor.
Olası Jeopolitik Tansiyonlar ve Altın Talebi
ABD’deki enflasyon kaygıları, geçtiğimiz yıl 100 baz puanlık faiz indiriminin ardından, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizinde 100 baz puanlık bir yükselişe yol açtı. Yatırımcıların tarifelere dair endişeleri dolayısıyla dolara yönelmesi dikkat çekici. Ülkenin 10 yıllık tahvil faizi şu anda yüzde 4,57 seviyesinde dengelenirken, altının ons fiyatı, dolar endeksinin son iki yılın zirvesine ulaşmasına rağmen yükselmeye devam ediyor. Yüksek dolara ve tahvil faizlerine rağmen, Trump’ın Beyaz Saray’a dönüşüyle başlaması beklenen jeopolitik gerginlikler, altına olan talebi artırıyor. Altının ons fiyatı şu an 2.658 dolar seviyesinde işlem görüyor. Brent petrolün varil fiyatı ise 75,9 dolar olarak belirlenmiş durumda.
Bu gelişmeler ışığında, New York Borsası’nda S&P 500 endeksi yüzde 0,22, Nasdaq endeksi yüzde 0,16 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,36 değer kaybetti. Ancak ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni güne pozitif bir seyirle başladı.
Euro/Dolar Paritesindeki Düşüş
Avrupa borsalarında ise dün alış ağırlıklı bir hareket gözlemlenirken, Ukrayna-Rusya savaşının ardından doğal gaz tedarik kaynaklarını çeşitlendiren Avrupa’nın, Rusya’nın doğal gazı keseceği haberi karşısında kayıtsız kaldığı görülüyor. Bölgedeki resesyon riskinin devam etmesi, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) bu yıl en az 4 faiz indirimine gideceği beklentisini doğurmuş durumda. Ancak açıklanacak verilerle birlikte bu fiyatlamaların değişebileceği öngörülüyor. Euro/dolar paritesi, Kasım 2022’den bu yana en düşük seviyeye inmişken, dolardaki hareketin Avrupa Birliği ile ABD arasındaki ticareti de etkileyebileceği düşünülüyor. Dün, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 1,07, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,18, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,58 ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,55 değer kazandı. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar yeni güne karışık bir seyirle başladı.
Çin’in Tahvil Faizlerindeki Düşüş
Asya borsalarında karışık bir seyir gözlemlenirken, Çin’in 10 yıllık tahvil faizlerindeki gerileme devam ediyor. Analistler, bu düşüşün deflasyon riski ve ABD ile olası ticaret savaşları nedeniyle yatırımcıların güvenli liman arayışında olmalarından kaynaklanabileceğini belirtiyor. Çin’in 10 yıllık tahvil faizi yüzde 1,6 seviyesinin altını test ederken, bu durum hisse senedi piyasalarında satış baskısını artırıyor. Çin ekonomisindeki aktivitenin hükümetin önlemlerine rağmen istenilen seviyeye ulaşmaması, deflasyon riskini artırıyor. Dünyanın ikinci en büyük ekonomisinde yaşanacak bir yavaşlamanın küresel ekonomiye etkileri de merak konusu. Bölge genelinde güçlenen dolar karşısında para birimlerinin değer kaybettiği görülüyor. Bu gelişmelerle kapanışa yakın, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1 gerilerken, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,5 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,9 yükseldi.
Türkiye’nin Gündemi: Enflasyon ve Maaş Zamları
Yurt içinde, Borsa İstanbul’da dün alış ağırlıklı bir seyir yaşanırken, BIST 100 endeksi günü yüzde 0,91 artışla 9.961,34 puandan kapattı. Bugünün ana gündem maddesi ise enflasyon verileri. Dolar/TL, dün yüzde 0,1 azalışla 35,3159’dan kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında önceki kapanışın yüzde 0,2 üzerinde 35,3990 seviyesinden işlem görüyor. Analistler, bugün yurt içinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) özetinin yanı sıra haftalık para ve banka istatistiklerinin de takip edileceğini belirtirken, yurt dışında ise Almanya’da işsizlik ve ABD’de ISM imalat sanayi PMI verilerinin izleneceğini ifade ediyor. Teknik olarak BIST 100 endeksinde 10.000 ve 10.100 puanın direnç, 9.900 ve 9.800 seviyelerinin destek konumunda olduğu vurgulanıyor.
