Türkiye ekonomisini bankacılık dışı finans sektörü oyuncularıyla daha da büyütmek amacıyla faaliyet gösteren Finansal Kurumlar Birliği (FKB), ‘Finansal Kurumlar Birliği Ekonomik Görünüm Endeksi’nin (FKB-EGE) ocak ayı bültenini yayımladı. FKB’nin aralık ayı endeksi ile ocak ayı beklenti anketine göre, orta ve uzun vadede uygulanan sıkı para politikasının enflasyon beklentilerine yansıdığı gözlemlendi.
Enflasyon Beklentisi Yükseldi
FKB Ekonomik Görünüm Beklenti Anketi sonuçlarına göre, ocak ayı enflasyon beklentisi bir önceki aya göre %0,51 artarak %2,77 seviyesine çıktı. Ancak, 2025 ve 2026 yıl sonu enflasyon beklentilerinde belirgin bir düşüş kaydedildi.
En Yüksek Değişim Aralık Ayında Gerçekleşti
Değişim trendine bakıldığında, 2024 yılının son altı ayında yalnızca ağustos ayında bir artış gerçekleşmedi. Aralık 2024’te endeks değeri, 2024 yılı en yüksek değeri olan kasım ayının ve 2024 yılı ortalaması olan 99,33 değerlerinin üzerine çıkarak, 0,81 puan artışla 100,99 değerine ulaştı.
Finansal Kiralama Endeksi Artış Gösterdi
Endeksin alt bileşenlerinden olan Faktoring Endeksi, aralık 2024’te 1,56 puan artarak 102,27 değerini aldı. Diğer alt bileşenler olan Finansal Kiralama Endeksi, 0,1 puan artışla 102,75’e, Finansman Endeksi ise 0,75 puan artışla 97,94 değerine yükseldi.
GSYH Büyüme Beklentileri
FKB Ekonomik Görünüm Anketi ocak ayı sonuçlarına göre, katılımcıların GSYH büyüme oranı beklentisi 2025 yıl sonu için %3,14 ve 2026 yıl sonu için %3,53 olarak belirlendi. Bu oranlar, OVP’nin sırasıyla %4 ve %4,5 ile IMF’nin sırasıyla %2,7 ve %3,2 olan öngörüleriyle karşılaştırıldığında, katılımcıların beklentileri OVP’nin altında ancak IMF öngörüsünün üstünde yer alıyor.
Ekonomideki Çarklar Yeniden Dönmeye Başladı
FKB Endeksi’nin akademik danışmanı ve İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Şeker, endekste baz değer olan 100’ün üzerindeki seyrin, ekonomi politikalarında atılan adımların reel sektöre olumlu yansımalarını gösterdiğini vurguladı. Prof. Dr. Şeker, ekonomideki çarkların yeniden dönmeye başladığını belirtirken, enflasyonist beklentilerin halen sürdüğünü ve önceki dönemlere kıyasla daha az etkili olsa da enflasyonun hala bir risk unsuru olarak varlığını koruduğunu ifade etti.