Finans piyasalarında işlem yapan yatırımcılar için en kritik göstergelerden biri olan volatilite, son dönemde hisse senedi, kripto para ve döviz piyasalarında artan dalgalanmalarla yeniden gündemde.
Uzmanlara göre volatilite, bir varlığın belirli bir zaman diliminde fiyatında görülen değişim seviyesini ifade ediyor. Başka bir deyişle, fiyat ne kadar sert yukarı ya da aşağı hareket ediyorsa volatilite o kadar yüksek olarak kabul ediliyor.
Riskin ve fırsatın aynı anda habercisi
Ekonomistlere göre volatilite, yatırımcı açısından hem risk hem de kazanç potansiyeli anlamına geliyor. Yüksek volatilite, ani fiyat değişimleri nedeniyle zarar ihtimalini artırırken, aynı zamanda kısa vadeli kazanç fırsatları da sunuyor. Düşük volatilite ise daha stabil ve öngörülebilir bir piyasa tablosu ortaya koyuyor.
Volatilitenin ölçümünde en sık kullanılan yöntem, geçmiş fiyat verilerine dayalı tarihsel volatilite hesabı. Uzmanlar, hesaplamanın birkaç temel adımda yapıldığını belirtiyor:
– Belirli bir dönem seçiliyor (örneğin 30 ya da 90 gün)
– Her günün getiri oranı logaritmik olarak hesaplanıyor
– Bu getirilerin standart sapması bulunuyor
– Elde edilen değer yıllıklaştırılıyor
Piyasalarda standart bir yaklaşıma göre, günlük getirilerin standart sapması 252 işlem günü baz alınarak yıllık volatiliteye dönüştürülüyor.
Gelecek beklentisi için implied volatilite
Volatilitenin bir diğer türü olan örtük (implied) volatilite ise özellikle opsiyon piyasalarından elde edilen fiyat beklentilerine dayanıyor. Bu yöntem doğrudan geleceğe yönelik öngörü niteliği taşıyor. ABD’de VIX endeksi, implied volatilitenin en bilinen göstergeleri arasında yer alıyor.
Yatırımcılara uyarı: Dalgalanma dikkatle İzlenmeli
Finans çevreleri, volatilitenin sadece risk ölçümü olarak değil, strateji belirleme, türev ürün fiyatlaması ve portföy yönetimi açısından da kritik önem taşıdığı konusunda hemfikir. Uzmanlar, özellikle yüksek dalgalanmalı dönemlerde yatırımcıların daha dikkatli hareket etmesi gerektiği görüşünde birleşiyor.