Topkapı Sarayı’na ziyaretçi akını

Topkapı Sarayı’na ziyaretçi akını
Topkapı Sarayı’na ziyaretçi akını
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Topkapı Sarayı’nda 2014’ten beri kapalı olan Fatih Köşkü, Seferli Koğuşu ve Hazine Koğuşu yeniden ziyarete açıldı. Mukaddes Emanetler Dairesi yenilendi ve dairede sergilenen eser sayısı 5 katına çıkarıldı. Mecidiye Köşkü de 165 yıl sonra tarihinde ilk defa ziyaretçiyle buluştu.

Sarayın Enderun Avlusu’nda tamamlanan restorasyon çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunan Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız, Fatih Köşkü, Seferli Koğuşu, Hazine Koğuşu ve Mukaddes Emanetler Dairesi’nin restorasyon süreçlerinin uzun yıllardır devam ettiğini ve 2019’dan itibaren de bu çalışmaları Milli Saraylar Başkanlığı’nın üstlendiğini söyledi.

Sergilenen eser sayısı 3 bin 500’e çıkarıldı

Yıldız, restorasyon kapsamında başta deprem olmak üzere statik sorunlarla ilgili önemli çalışmalar yapıldığını belirterek, “Fatih Köşkü’nün kubbelerindeki 1500 ton beton yükü alındı ve çatı orijinaline döndürüldü. Yine binanın temellerinde ve bununla beraber zemin kotunda da önemli güçlendirme çalışmaları yapıldı. Binanın duvarlarından da takip edebildiğiniz üzere bir kısmında yapıyı çeliklerle güçlendirmiş olduk” dedi.

Fatih Köşkü, Seferli Koğuşu, Hazine Koğuşu ve Mukaddes Emanetler Dairesi’nde şu anda statik olarak hiçbir problemin kalmadığının altını çizen Yıldız, şöyle devam etti:

“Bu bizim için fevkalade sevindirici bir durum. Bununla beraber bu mekanların aynı zamanda bir müze işlevi var. Müze olarak faaliyet gösterebilmesi amacıyla yaptığımız çalışmalarda yaklaşık 2 bin parça tarihi eseri ziyaretçilerle buluşturmuş olduk. Bu çok kıymetli bir veri. Çünkü bundan evvel Topkapı Sarayı’nın toplamında ziyaret edilebilen taşınabilir tarihi eser sayısı 1200’dü. Şu anda biz 3 bin 500 sayısını yakalamış durumundayız. Bu da ziyaretçinin ilgisiyle hemen kendisini gösteriyor.”

Mukaddes Emanetler Dairesi’nin koleksiyonundaki kayıtlı eserlerin tamamı görülebilecek

Yasin Yıldız, Saray’da 19. yüzyıla ait tek yapı olan Mecidiye Köşkü’nün de 165 yıl sonra tarihinde ilk defa ziyaretçiyle buluştuğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

“Mukaddes Emanet Dairesi’nde daha evvel ziyaret edilemeyen Efendimizin Name-i Saadet dediğimiz mektupları, Hırka-i Saadet’in orada bulunması önemli. Bununla beraber Hz. Osman’a ithaf edilen Kur’an-ı Kerim gibi, sakalı şerif gibi çok sayıda eser ziyarete açıldı. Şu an memnuniyetle ifade edebiliriz ki, Mukaddes Emanetler Dairesi’nin koleksiyonunda kayıtlı eserlerin tamamı görülebiliyor. Ayrıca Hazine Dairesi’nde de 1100 parça taşınabilir tarihi eseri tefriş ederek, ziyaretçilerle buluşturduk. Bunların içinde tabii ki önemli parçalar olarak cülus tahtı, Topkapı hançeri, Kaşıkçı Elması gibi ziyaretçilerin yakından tanıdığı eserlerin yanı sıra yine burada padişahların şahsi eserleri ve Osmanlı hazinesine kayıtlı eserlerden de çok geniş bir seçkiyi ziyaretçiyle buluşturduk.”

Ramazan Bayramı’nda ziyaretçilerin saraya oldukça yoğun ilgi gösterdiğine dikkati çeken Yıldız, “Bayramın birinci gününden itibaren 3 günde burayı yaklaşık 60 bin kişi gezdi. Bu da normalde temmuz-ağustos dönemi ziyaretçi rakamlarıdır. Ama bu mekanların da gündeme gelmesiyle nisan sonu itibarıyla bu rakamı yakalamış olduk” ifadelerini kullandı.

Topkapı Sarayı’nda ziyaret edilebilen alanlara 2 bin 150 metrekare daha eklendi

Restorasyonu tamamlanan saraydaki yapılarda uluslararası müze küratörleriyle ortak çalışmalar yürütüldü. Gelenekle geleceği birleştiren konseptler oluşturuldu ve bu temaya uygun sergileme düzenleri kuruldu.

Enderun Avlusu’nda yer alan Fatih Köşkü, Seferli Koğuşu ve Hazine Koğuşu ile 4. avluda bulunan Mecidiye Köşkü, güvenlik, iklimlendirme, vitrinleme sistemleri ve sergileme ekipmanlarıyla modernize edildi.

Bu alanların açılmasıyla Topkapı Sarayı’nda ziyaret edilebilen alana 2 bin 150 metrekare daha eklendi. Bu alanlarda oluşturulan galerilerde sergilenen eser sayısı 290’dan 1979’a çıkarıldı.

Topkapı Sarayı’nın paha biçilemez koleksiyonunun sergilendiği Mukaddes Emanetler Dairesi, 16 yıl aradan sonra yeniden düzenlendi. Eser sayısı 60’tan 300’e çıkarıldı.

Düzenleme kapsamında bir ilke de imza atıldı. Ziyaretçiler artık Hz. Peygamber’in, Ka’b b. Züheyr’e hediye ettiği hırkanın muhafaza edildiği Hırka-i Saadet Odası’na (Has Oda) ilk defa adım atabilecek.

Has Oda’nın kubbesi, gümüş şebeke içinde korunan Hırka-i Saadet mahfazası ve Oda için Hereke’de özel dokunan 79 metrekarelik halı da görülebilecek.

Mukaddes Emanetler Dairesi’nde ilk defa sergilenen eserler arasında Hz. Osman’ın mushafı, Kabe direğinin parçası, Kabe’nin anahtarı, kilit ve keserleri, mukaddes emanetlerin temizliğinde kullanılan gümüş saplı fırça, faraş ve Osmanlı döneminde muhafaza edilen Mukaddes Emanetler listelerini içeren defterler yer alıyor.

Fatih Köşkü 9 yıl aradan sonra ziyarete açıldı

Topkapı Sarayı’nın Sarayburnu tarafına bakan yamacındaki kayma ve yapıda tespit edilen çatlaklarla gündeme gelen Fatih Köşkü, restorasyon kültürüne örneklik teşkil edecek benzersiz bir çalışmayla yeniden ziyarete açıldı.

Köşk’ün kubbelerine 1940’lı yıllarda eklenen betonlar kaldırıldı. Zemindeki kayma durduruldu. Köşk çevresine istinat duvarı inşa edildi.

Bölgeye, olası sismik hareketleri 24 saat takip eden aletsel gözlem cihazları yerleştirildi. Fatih Köşkü, restorasyon sonrası Osmanlı hazinesinin sergilendiği bir galeriye dönüştürüldü.

Dört bölümden oluşan Fatih Köşkü’nde, Osmanlı hazinesinin göz kamaştıran 1150 eseri sergileniyor. İlk salonda Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman’ın bizzat kullandığı eşyalar ile hazinenin en kıymetli parçası olan Kaşıkçı Elması yer alıyor.

2. salonda, devlet törenlerini ve saltanat sembollerini temsil eden altın tören tahtı, padişah sorguçları, tören zırhı ve matarası ile tören silahları gibi eserler bulunuyor. 3. salonda Nadir Şah Tahtı gibi diplomatik ilişkileri gösteren nişanlar ve hediyeler görülüyor.

Son salonda ise padişahın halife kimliğine vurgu yapan dini temalı eserler yer alıyor. Bu eserlerin büyük bölümünü Medine Emanetleri oluşturuyor.

Emanetlerden en dikkat çekeni ise Hz. Peygamber’in kabrine gönderilen iki som altından şamdan. Altın şamdanlar ve diğer eserler, yapının restorasyonu sürecinde modern saklama koşullarına sahip depolarda muhafaza edilmişti.

Seferli Koğuşu, Elbise-i Hümayun galerisine dönüştürüldü

Osmanlı döneminde savaş veya sefer sırasında padişahın kıyafetlerini yıkamakla sorumlu olan içoğlanlarına ait Seferli Koğuşu, hanedanın kumaş ve kıyafet zenginliğini anlatan galeriye dönüştürüldü.

Elbise-i Hümayun Galerisi’nde, 275 eser sergileniyor. Alt katta, Fatih Sultan Mehmet’ten Sultan Abdülmecid’e kadar olan döneme ait padişah kıyafetleri, üst katta ise şehzade ve hanım sultanlara ait giysiler ve aksesuarlar yer alıyor.

İlk defa ziyaretçiyle buluşan tören kaftanları ve tılsımlı gömlekler, serginin en dikkat çeken eserleri arasında bulunuyor.

Hazine Koğuşu’nda 300 hat eseri sergileniyor

Osmanlı döneminde iç hazineyi ve mücevherleri korumakla görevli içoğlanlarının ve “ehl-i hiref” denilen zanaatkarların yetiştirildiği Hazine Koğuşu, 9 yıl aradan sonra Hüsn-i Hat Galerisi olarak ziyarete açıldı.

Galeride, Milli Saraylar koleksiyonundan seçilen 254 nadide eser yer alıyor. Modern müzecilik kriterlerine uygun olarak tanzim edilen iki katlı galeride ilk defa sergilenen eserler arasında Hicri 3. yüzyıla ait Kur’an-ı Kerim öne çıkıyor.

Osmanlı’nın ünlü hattatlarına ait seçkin eserler ve bu eserlerden dijital ortama aktarılan örnekler de galeride ziyaretçiyle buluşuyor.

Mecidiye Köşkü tarihinde ilk defa ziyarete açıldı

Topkapı Sarayı’nın 4. avlusunda yer alan Mecidiye Köşkü ise tarihinde ilk defa ziyarete açıldı. Sultan Abdülmecid tarafından 1858’de yaptırılan, padişahların cülus ve destimal gibi dini ve resmi törenler öncesinde dinlenme yeri olarak kullandığı Köşk, 19. yüzyıl Avrupa sanatının etkilerini taşıyan süsleme ögeleriyle dikkat çekiyor.

Restorasyon sonrası yeniden ve ilk defa ziyarete açılan Mukaddes Emanetler Dairesi, Fatih Köşkü, Mecidiye Köşkü, Seferli Koğuşu ve Hazine Koğuşu, Topkapı Sarayı’nın kapalı olduğu salı hariç her gün 09.00- 17.30 arasında ziyaret edilebilecek.

Ziyaretçiler, saray girişinde ücretsiz verilen sesli rehber hizmetinden yararlanabilecek ve gezi için ayrı bilet gerekmeyecek. Müzekart’la da tüm bu bölümler gezilebilecek. (AA)

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir