Yeni jenerasyon ödeme çözümleri, yapay zekâ, davranışsal biyometri, dijital cüzdanlar ve anında ödeme sistemleri üzere teknolojiler, fintek ve ödeme sanayilerinde esaslı değişimleri beraberinde getiriyor. Tüketicilerin ödeme alışkanlıklarındaki dönüşüm, daldaki tüm oyuncuları etkiliyor. Dijitalleşme ve teknolojik yeniliklerin hızlanmasıyla birlikte, 2025 yılı prestijiyle Türkiye’deki fintek ve ödeme ekosistemi daha da güçlü bir ivme yakalayacak.
Octet Türkiye CEO’su Derya Ekemen Fidan, tüketici dönüşümünün global ve yerelde fırsatlar sunduğunu söz etti. 2025’te öne çıkacak dijital cüzdanlar, yapay zekâ tahlilleri ve açık bankacılık üzere trendlerin hem kullanıcı tecrübesini hem de işletmelerin iş modellerini yine tanımlayacağını söyleyen Fidan, “Dijital cüzdanlar, yapay zekâ dayanaklı tahliller, gömülü finans uygulamaları ve sürdürülebilir ödeme yöntemleri, bilhassa genç ve teknolojiye yatkın nüfusu sayesinde Türkiye’de hem tüketici deneyimini hem de iş dünyasının rekabet avantajını artıracak” diye konuştu.
“Dijital cüzdanlar ve gömülü finans, ödeme dünyasını şekillendiriyor”
Derya Ekemen Fidan, fintek bölümündeki dönüşümün 2025’te sürat kazanacağını belirterek, dijital cüzdanlar ve entegre finansal tahlillerin sektördeki rolünün giderek arttığını vurguladı. Dijital cüzdanların ve gömülü finans uygulamalarının yaygınlaşmasının, kullanıcı deneyimlerini yine şekillendirdiğine dikkat çeken Fidan, bu gelişmenin tüketicilerin nakit ve fizikî kart kullanımını azaltarak taşınabilir ödeme sistemlerini ve dijital tahlilleri merkezine almasını sağladığını söz etti. Bilhassa genç jenerasyonun bu çözümlere olan ilgisinin, Türkiye’de dijital ödeme ekosisteminin hızlı büyümesinin önünü açtığını söyleyen Fidan, “Aynı vakitte dijitalleşme, işletmeler için operasyonel verimlilik kazandıran ve yeni iş modelleri oluşturma fırsatı sunan bir dönüşüm olarak öne çıkıyor” dedi.
“Sürdürülebilirlik ve regülasyon alanındaki yenilikler kıymetli olacak”
Sürdürülebilirlik ve regülasyon alanındaki yeniliklerin de 2025’in değerli gündem maddeleri ortasında yer alacağını belirten Ekemen Fidan, fintek oyuncularının bu dönüşümlere süratle ahenk sağlamalarının kritik olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin güçlü bankacılık altyapısının ve yenilikçi finansal tahliller üretme potansiyelinin, İstanbul’u global bir finans merkezi haline getirme amacını desteklediğini söyleyen Ekemen Fidan, 12’nci Kalkınma Planı (2024- 2028) kapsamında fintek sektörüne yönelik adımların da bu gayeye kıymetli katkı sağlayacağını söz etti.
Finansal teknolojiler alanında uzmanlık sertifikası programlarının başlatılması, İstanbul Finans ve Teknoloji Üssü’nün kurulması ve fintekler için teknoloji tedarik takviye programlarının uygulanması üzere adımların, kesimi daha da güçlendireceğini söyleyen Ekemen Fidan, “Ayrıca, Dijital Türk lirası Projesi’nin ikinci fazının tamamlanması, Türkiye’nin dijital finans dünyasında daha da güçlü bir pozisyon elde etmesini sağlayacak” formunda konuştu.
“İş dünyası geleceğin finansal tahlilleri için harekete geçmeli”
Dijitalleşmenin, yalnızca teknolojik bir değişim olmadığını tıpkı vakitte kullanıcı tecrübesini yine tanımlayan bir süreç olduğunun altını çizen Derya Ekemen Fidan, Türkiye’nin, genç ve yeniliklere açık nüfusuyla bu dönüşümün merkezinde yer alarak, global fintek dünyasında rekabet gücünü artıracağını vurguladı.
2025’in fintek ve ödeme sistemleri için değerli bir yıl olacağını lisana getiren Ekemen Fidan, şu sözlerle konuşmasını sonlandırdı: “2025 yılı, finansal teknolojilerde yeniliklerin hudutlarını zorlayacak bir devir olarak öne çıkarken, Türkiye güçlü altyapısı ve dinamik pazarıyla bu dönüşümde değerli rol üstlenmeye hazır. İş dünyası, bu fırsatlardan yararlanarak geleceğin finansal tahlillerine öncülük etmek için şimdiden harekete geçmeli.”
