Muğla bölgesinin göz bebeği ve tarih kokan ören yerlerinden biri olan Beçin Antik Kenti, Menteşeoğulları Beyliği’ne başkentlik yapmış bir yer olarak dikkat çekiyor. Yıl boyunca süren kazı çalışmalarıyla, bu tarihi mekânda yer altındaki gizli hazineler gün yüzüne çıkarılıyor. Anadolu tarihinin kesintisiz izlenebildiği bu özel yer, zengin kültürel geçmişiyle adeta bir zaman kapsülü gibi!
Kazı heyeti başkanı Kadir Pektaş ve ekibi, antik kentin derinliklerinde yaptığı keşiflerle bizlere tarihimizin kapılarını aralıyor. Pektaş, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘Geleceğe Miras’ projesi kapsamında yapılan arkeolojik kazılarda buldukları seramik fırınlarının oldukça önemli olduğuna dikkat çekiyor. “Böylece beylikler döneminde Anadolu’da çini ve seramik üretiminin yapıldığı yerler arasında Beçin’in de bulunduğu kanıtlanmış oldu,” diyor. Bu, Beçin’in tarih sahnesindeki rolünü bir kez daha pekiştiriyor!
Beçin’in tarihi, sadece Menteşeoğulları’nın başkentliği ile sınırlı değil, aynı zamanda Osmanlı döneminde de yerleşimin devam ettiği bir bölge olarak karşımıza çıkıyor. Ortaya çıkarılan seramik fırınları, bu zengin geçmişin korunması adına büyük bir özenle koruma altına alındı. Beçin, geçmişten günümüze uzanan köprüsüyle tarih meraklılarını bekliyor!
- Beçin Antik Kenti’nin tarihi büyüsü
- Kazı çalışmaları ve önemli buluntular
- Menteşeoğulları ve Osmanlı dönemi izleri
Sonuç olarak, Beçin Antik Kenti, yalnızca bir kazı alanı değil, aynı zamanda geçmişin derinliklerinde kaybolmuş bir hikâyenin yeniden yazılması demek. Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dolu bu eşsiz yer, ziyaretçilerini bekliyor!